Muradiye Forum
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Aşağa gitmek
CRUEL
CRUEL

RÜZGAR ENERJİSİNİN TARİHÇESİ S_mod10
Erkek Yay
Maymun
Mesaj Sayısı : 1345
Doğum tarihi : 18/12/80
Yaş : 43
Nerden : istanbul
İş/Hobi : elektrik teknisyeni
İleti : format
Bilgi :
Muradiye Forum Bilgi Paylaşım PlatformuRep Gücü : 0
Rep Puan : 208
Kayıt tarihi : 28/10/08
http://muradiyeforum.net

RÜZGAR ENERJİSİNİN TARİHÇESİ Empty RÜZGAR ENERJİSİNİN TARİHÇESİ

C.tesi Ocak 03, 2009 10:46 pm
Rüzgar enerjisi kullanımı M.Ö. 2800 yıllarında Orta Doğuda başlamıştır.
M.Ö. 17. Yüzyılda Babil kralı Harrîmurabi döneminde Mezopotamya'da
sulama amacıyla kullanılan rüzgar enerjisinin , aynı dönemde Çin'de de
kullanıldığı belirtilmektedir. Yel değirmenleri , ilk olarak
İskenderiye yakınlarında kurulmuştur. Türklerin ve İranlıların ilk Yel
değirmenlerini M.S. 7. yüzyılda kullanmaya başlamalarına karşın ,
Avrupalılar yel değirmenlerini ilk olarak Haçlı seferleri sırasında
görmüşlerdir.

Fransa ve İngiltere'de yel değirmenlerin kullanılmaya başlanması 12.yüzyılda olmuştur.
Avrupa, Haçlı Seferlerinde kazandığı bu teknoloji ile. Roma
İmparatorluğunun kaçırdığı bir serveti yakalamıştır. Roma İmparatorluğu
gücünün zirvesindeyken para basmak için gereken altın ve gümüşü Avrupa
dışındaki eyaletlerden sağlamaktaydı. Bu eyaletleri kaybettikten sonra
Avrupa'daki fakir madenlerin işletilmesi denenmiş, ancak, bu madenlerin
yüzeysel kapasiteleri hızla tüketilip, derinlere inildikten sonra
galerilerden su çıktığından, madenler terk edilmiştir. Giderek artan
para ve ekonomik bunalımla birlikte , o dönemin yüksek hızlı enflasyonu
Roma İmparatorluğunun sonunu getirmişti. Romalıların terk ettikleri
madenlerin yeniden işletmeye açılması olduğu söylenir. Avrupalılar bunu
yel değirmenleri yardımı ile , galeri diplerindeki suları dışarı
pompalayarak , yani rüzgar enerjisini kullanarak başarmışlardır.

18.Yüzyılın sonunda yalnızca Hollanda'da 10.000 yel değirmeni
bulunuyordu. Buhar makinesinin yapılması ve odun, kömür gibi
yakıtlardan kesintisiz enerji üretimine başlanması ile rüzgar enerjisi
önemini yitiriyordu. Bununla beraber, rüzgar türbini denilen ve
elektrik üretiminde kullanılan ilk makineler 1890'larm başlarında
Danimarka'da yapılmıştır. Aynı dönemde, bu makinelerin geliştirilmesi
için Almanya'da da önemli çalışmalar yapıldığı bilinmektedir. Rüzgar
kuvvet makineleri yerlerini yakıtlı kuvvet makinelerine bırakırken ,
rüzgar enerjisi kullanımının sürmesi için yeni bir teknoloji de
başlıyordu. Ancak 19.yüzyılda geliştirilen ilk rüzgar türbinlerin
verimleri düşüktü.

1961 yılında Roma'da birleşmiş milletler tarafından düzenlenen
"Enerjinin Yeni Kaynakları Konferansında ele alınan üç kaynaktan biri
rüzgar enerjisi idi. Böylece çok eskiden bu yana tanınan rüzgar
enerjisi, teknolojik gelişmelerle ele alınıyor, yeni ve yenilenebilir
kaynaklar arasına sokuluyordu. 1961-1966 yılları arasında Almanya’ da
rotor çapı 35m olan 100kW'lık bir modelin geliştirilmesi üzerinde
duruluyordu. 1970'lerde Danimarka'daki Gedser türbini, gücü 650 kW olan
büyük türbinlerle değiştiriliyordu. Bu dönemde rüzgar jeneratörleri
üzerinde İsviçre, Avusturya ve İtalya'da da teknolojik çalışmalar
yapılmıştır. Amerika'da 1970'lerde büyük tip yatay eksenli makineler
üzerinde yeniden çalışılırken, dikey eksenli Darrieus tipi makineler
üzerinde de çalışmalar başlatılmıştır. Ucuz petrol döneminde güncellik
kazanamayan rüzgar enerjisi,1974-1978 yılları arasındaki yapay petrol
bunalımlarının ardından, gündeme daha çok girmiştir.

Rüzgar enerjisinin gelişimine, 1980'li yıllarda Uluslararası Enerji
Ajansı eşgüdümünde yürütülen araştırma geliştirme çalışmalarının büyük
etkisi olmuştur. Artık, eski tip rüzgar jeneratörleri yerine modern ve
çağdaş rüzgar enerjisi çevrim sistemleri (WECS) kurulmaktadır.
Ayrıca, rüzgar türbini ile beraber, dizel motor ve güneş fotovoltaik
jeneratörü içeren rüzgar-dizel-PV hibrid sistemlerde geliştirilmiştir.
Bir tüketiciyi besleyecek tek makine yerine, birden çok türbin içeren
rüzgar çiftlikleri ile elektrik şebekeleri için üretim yapılır
olmuştur. ABD, Danimarka, Hollanda, İngiltere ve İsveç 'in katkıları
sonucunda, deniz üstünde, kıyıdan uzakta rüzgar santralları
kurulmuştur. Günümüzde şamandıra üzerine yerleştirilen rüzgar
türbinleri' de vardır.
Sayfa başına dön
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz